Kalbin temizse hikayen mutlu biter!

Kategori: Videolu Yazılar (page 2 of 2)

En Büyük Risk, Hiç Risk Almamaktır

Risk almaktan kaçarken, daha büyük riskler aldığımızın farkında olmuyoruz, daha sonraları anlıyoruz ama o zaman da iş işten geçiyor… Fakat şu Çin atasözünü de hiç unutmamalıyız, ‘Bir ağacı dikmek için en iyi zaman 20 yıl önceydi, ikinci en iyi zamansa bugündür.’

Yine bahar ayı gelmişti. Tohumlardan biri diğerine, “Ben büyümek istiyorum!” dedi, “Köklerimi tohumaltımdaki toprağın derinlerine ve filizimi yeryüzüne göndermek istiyorum… Baharın müjdecisi tomurcuklarım açılsın istiyorum… Güneşin sıcağını yüzümde, sabahın tatlı dokunuşunu yapraklarımda hissetmek istiyorum! “Ve büyümeye başladı tohum.

İkinci tohum ise, “Ben korkuyorum” dedi, “Köklerimi altımda yatan toprağa derinliklere gönderirsem, karanlıklarda beni neyin beklediğini bilemem. Üstümdeki toprağı zorlayıp yeryüzüne çıkmaya çalışsam, filizlerim zarar görebilir… Hem tomurcuklarım açmaya başladığında 136üzerinde salyangozlar gezip, onları yemeye kalkarsa? Ya tomurcuklarım açılıp, çiçeğe dönüştüklerinde küçük bir çocuk beni koparıverirse? Yo, hayır. En iyisi burada kalıp beklemek. Büyümek için belki daha güvenli bir zaman bulabilirim.”

Ve ikinci tohum beklemeye başladı. O sırada yumuşamış olan bahar toprağını eşeleyen bir tavuk buldu tohumu ve bir lokmada yutuverdi onu.

En büyük risk, hiç risk almamaktır.

Bir baba oğluna şöyle bir öğütte bulunmuş.
Oğlum! Cesaretli ol! Hayatına geri baktığın zaman yaptıkların için değil, yapmadıkların için üzüleceksin…

Ben bile geçmişime baktığımda yapmadıklarım için, ‘Keşke yapsaydım, keşke geri adım atmasaydım’ diyorum.

Aşağıdaki video anlatmak istediklerimizi çok güzel özetlemiş.


Anthony Robbins Davranışlarımızın Altındaki Nedenleri, Niçinleri ve 6 İnsan İhtiyacını Anlatıyor (Türkçe altyazı)

Anthony Robbins‘in Türkçe ilk altyazılı videosunu sizlerle paylaşıyorum.

Ted Talks‘ta 18 dakikalık konuşma sınırı olduğu için Anthony Robbins bir çok konuyu bu süreye sıkıştırmaya çalışıyor. Anlatması iki saat sürecek bazı konuları üç dakika içinde anlatmaya çalışıyor. (örneğin altı insan ihtiyacı konusu)

anthony_robbins_hakanmenguc

Anthony Robbins konuşmasının başında koçluk yaptığından bahsediyor, ‘Ben insanları motive etmiyorum, sizin motivasyona ihtiyacınız yok. Ben, ‘Neden‘, ‘Niçin‘ adamıyım’ diyor. Yani ‘Bir davranışı neden yaptığınızı, niçin yaptığınızı bilmek istiyorum‘, diyor.

Ben duyguların yaşamın gücü olduğuna inanıyorum’ diyor. Bir kaç gün önce insanların kendi çıkarları için çalıştığı hakkında konuşulmuş herhalde, Tony ‘Buna ben de katılıyorum ama duygular araya girdiğinde bütün dengeler alt üst olur’ diyor. Mesela Marmara depremini düşünün, öyle bir durumdu ki, insanlar tanımadığı kişiler için bile hayatlarını tehlikeye attı. İşte ‘duygular işin içine girdiğinde tüm dengeler değişir’ derken kastettiği bu.

Devam

İçinizdeki Mavi Kuşun Çıkmasına İzin Vermek

Evvelki blogumun başlığı, ‘Başkası olma kendin ol! Böyle çok daha güzelsin‘ idi. Bu sözü Tarkan‘ın şarkısından da hatırlarsınız. Bu yazdığım bir espri değildi, buna gerçekten inanıyorum.

Kendin olmak nedir?

Kendin olmak özgür olmaktır,

Kendin olmak içindeki mavi kuşun çıkmasına izin vermektir.

Örnek aldığınız kişilere bakın,

Devam

Hayalleriniz İçin Kadar İleri Gidebilirsiniz?

kiwi_kusuKiwi hayatı boyunca uçamayan bir kuş türü.

Amerikalı bir üniversite öğrencisi bitirme tezi olarak aşağıdaki animasyon-filmi yapmış. Animasyon-film Youtube‘da an itibarıyla 23 milyon kişi tarafından izlenmiş.

Animasyon-film, Kiwi kuşunun uçma arzusunu anlatıyor. Daha önce blogumda paylaşmıştım fakat şimdi farklı bir bakış açısından izlemenizi istiyorum.

Bir insanın hayallerine kavuşmasının nasıl bir duygu olabileceğini hissedebilirsiniz.

Devam

Kuantum Fiziği Belgeseli – Daha Neler Göreceğiz?

Kuantum Fiziği 21. yüzyılda bir devrim yarattı ve dünyaya bakışımızı kökten değiştirdi. Belgeselin bir bölümünde şu cümle geçiyor, ‘Son 50 yılda öğrendiklerimiz, tüm insanlık tarihi boyunca öğrendiklerimizden daha fazla’

Belgeselde neler olup bittiğini anlatmak yerine aşağıdaki soruları yazarak sizi meraklandırmak istedim :)

Anlaşılan o ki önümüzdeki 20 yılda göreceklerimiz dudağımızı fena uçuklatacak…

Bu belgeselde cevabını bulacağınız sorular;

Görünmezlik pelerini yapılabilir mi?

Dünyanın nasıl göründüğünü değiştirebilir miyiz?

Tam görünmezlik gerçekten 5-6 yıl mı uzaklıkta?

Devam

Hüseyin Özer – Bir Aşçının Büyük Azmi, Büyük Başarısı

Hüseyin Özer
Hüseyin Özer

Annesiyle babası ayrıldığında 6 yaşındaydı Hüseyin Özer. Zor geçen çocukluk yılları ve bir türlü sevemediği köy hayatından sonra 12 yaşında köyünden kaçtı. Artık Ankara’nın sokaklarında kalıyordu, kışları tuvaletlerde yatıyor, yazları banklarda uyuyordu.

Hangi işleri yaptı?

– Çakmaklara gaz dolduruyordu
– Günlük bir lira yevmiye ile pastanede çalıştı
– Bulaşıkçılık yaptı

“Daha sonra Necati Bey Caddesi’nde bir pastanede günlük 2.5 lira yevmiyeyle işe başladım. İlk paramla taksitle siyah bir ceket aldım. Bu arada hâlâ tuvalette kalıyordum. Bir süre sonra İsmet Paşa’da Lale Lokantası’nda iş buldum. Kendime bir kömürlüğü kalacak yer yaptım. İyi para kazanıyordum. Bir külot, çorap, ikinci el ayakkabı ve kot pantolon aldım. Kömürlüğe bir de yatak aldım bir süre sonra. Artık köşeyi dönmüştüm. Biraz daha para kazanınca ranza yaptım kendime.”

15 yaşında Ankara dar gelmişti ve İstanbul’a doğru yola koyuldu…

15 – 20 yaş arası lokantalarda çalıştı ve bu arada akşamları ingilizce kursuna gitti.

20 yaşında İngiltere’ye gitmeye karar verdi ve dediğini yaparak yanında 100 lirasıyla Londra’ya gitti. Bir dönercide iş buldu.

Sonra kendini geliştirdi, işi tamamıyla öğrendi, bir yer işletmenin tüm ayrıntılarını kavradı ve Sofra‘yı kurdu.

Aşağıdaki videoda daha fazlasını buluabilirsiniz.

Ben Hüseyin Özer hakkındaki bu bilgileri kısaca yazdım, yok bu bana yetmez, daha ayrıntılı öğrenmek istiyorum diyorsanız, kendi web sitesindeki biyografisine buradan bakabilirsiniz. (for English)



Facebook’tan Bu Videoya Gelen Yorumlar

huseyin_ozer_yorumlar

Bir Beyin Felcinin Öğrettikleri – Dr. Jill Bolte Taylor

 

Dr. Jill Boyte Taylor

Dr. Jill Boyte Taylor

Aşağıdaki videoda Felcimin İçyüzünü Anlama: Bir Beyin Bilimadamının Kişisel Yolculuğu Kitabının Yazarı ve bir nöroanatomist olan Dr. Jill Bolte Taylor’un konuşmasını izleyeceksiniz.

Kitabının adında da belirtiği gibi, kendisine inen felci ve ondan sonra yaşadıklarını anlatıyor bu videoda…

Şimdi sizi video ile başbaşa bırakıyorum.

Videoyu Türkçe izleyebilmek için başlatma tuşunun yanındaki butondan Turkish’i seçin. Devam

Madem Ateşin Var? Ne Duruyorsun Karanlıkta? Hadi Koş Hayata

Müşfik Kenter diyor ki;

Derdin mi çok?

Benden de mi çok?

1980’lerde yayınlanan Gecenin Öteki Yüzü adlı diziden bir parça…



Can Yücel diyor ki;

Yerin seni çektiği kadar ağırsın,
Kanatların çırpındığı kadar hafif.
Kalbinin attığı kadar canlısın,
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç.
Sevdiklerin kadar iyisin,
Nefret ettiklerin kadar kötü.

Ne renk olursa olsun kaşın gözün,
Karşındakinin gördüğüdür rengin.

Yaşadıklarını kâr sayma,
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna.
Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün.

Gülebildiğin kadar mutlusun,
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin.
Sakın bitti sanma her şeyi,
Sevdiğin kadar sevileceksin.

Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer,
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın.
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer,
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.

Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret,
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın.
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın,
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissettiğin kadar yalnızsın,
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin.

İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak, bunu hatırladığın kadar yaşarsın.
Bunu unuttuğunda, aldığın her nefes kadar üşürsün.
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun.

Çiçek sulandığı kadar güzeldir,
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli,
Bebek ağladığı kadar bebektir.

Ve her şeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin?

SORUNUN NE KADAR BÜYÜK?

Her diş kendi çenesinde ağırır, herkesin sorunu kendine göre en büyüğüdür, fakat bazen uzaktan bakmak lazım sorunlarımıza, gerçekten ne kadar büyükler? Değer mi bu kadar vakit kaybına? Değer mi hayatı kaçırmaya? Belki başka bir kişi, başka bir fırsat bekliyor seni? Değer mi?