Uyarı: Bu yazı sadece bilgi amaçlıdır.
Sadece bu konuda uzman olan kişiler ile birlikte bu çalışmayı deneyin.
Ateşte yürüme ritüeli binlerce yıldır dünyanın her yerinde sayısız kültür tarafından gerçekleştirilmiştir. İlk yazılı kayıt 3000 yıllık bir Hindu hikayesinde yer almaktadır ve Hawai’deki Kahunalar’ın da lav kitleleri üzerinde yürüdüklerine dair bilgiler bulunmaktadır. Günümüzde her yıl binlerce kişi herhangi bir zarar görmeden ateş üzerinde yürümektedir.
Ateş üzerinde yürümenin amacı daha önce yapamayacağımız bir şeyi yaparak (Bize imkansız gözüken bir şeyi yaparak) sınırlarımıza ve mevcut inançlarımıza meydan okumaktır.
Ben de bir çok kez ateşte yürüme çalışmasını yaptırdım ve kimse asla zarar görmedi. Ama şu sorular bana hep soruldu;
Nasıl oluyorda ayağımız yanmıyor?
Peki elimiz ila ateş parçalarını alsak yine yanmaz mı?
Bu ve buna benzer sorulara cevap olabilecek bilgileri aşağıda paylaşıyorum.
1. En önemli etken kömürlerin ısıyı iletebilme becerileridir. Bir maddenin sıcak olması ona temas edildiğinde o kişi yakacağı anlamına gelmez. Bu, maddenin iletkenliğine yani kendisinden başka bir cisme ısı transferi becerisine bağlıdır. Uzay mekiğinden kullanılan 32.000 adet ısı döşemesi o kadar az ısı iletimi sağlar ki kıpkırmızı parlamalarına rağmen yine de dokunalabilecek kadar güvenlidirler. Ateş üzerinde yürüyenler ısı gerçigenliği çok az olan kuru odun kömürü kullanırlar. Diğer taraftan metal çok iyi bir iletkendir. Metal bir levha odun kömürü ile aynı ısıya getirilirsen metaldan gelen ısı ayaklarınıza yüksek oranda iletileceğinden bunun üzerinde yürümeye çalışan biri kişi ciddi yanıklara maruz kalabilir.
2. Kömürler aynı boyutlarda değildir, dolayısyla ayağın kömürlerle temas eden bölümü küçüktür.
3. Ateş üzerinde yürüyenler oldukları yerde durmazlar; her bir ayağın kömür üzerinde bir saniyeden daha az kalması için hiç durmadan yürürler. Her ayağın tekrar kömüre basmandan önce havada kaldığı süre boyunca soğumaya zamanı vardır.
4. Kan, ısıyı ayak tabanlarından uzağa iletir.
5. Soğuk ayaklar sıcak kömürlere temas ettiğinde kömür ile ayak tabanı arasında koruyucu bir buhar tabakası oluşturmak için ayak tabanlarındaki vücut nemi buharlaşır.
Tüm bu bilimsel açıklamalara rağmen ateşte yürüyüp ayağını yakan bir çok insan olmuştur bunun nedeni bunu korku içinde denemeleridir.
Bedenimiz çoşkulu, tutkulu anlarda adrenalin salgılar ve bu durumda çok daha güçlü bir halde oluruz. Hatırlayın, yorgunken kolunuz sandalyeye çarpsa çok acır ama sinirliyken duvara yumruk atarız hissetmeyiz.
Dediğim gibi bu bölüm bilgi amaçlıdır,
Kesinlikle denemeyiniz .)
ve şunu da unutmayınız, ateşte yürümek sadece korkularımza bir meydan okumadır…
Bu yazı için faydalandığım kaynaklar: www.firewalking.com, Micheal Powel
Bir çok insan ateşte yürümenin bir hile olduğunu söyler,
Discovery programındaki Mythbuster ekibi bunu kendi kendilerine denediler ve sonuç aşağıdaki videoda…
Bu yüzden kesinlikle kendi başınıza denemeyiniz.
Uğur says:
Bilgilendirme için çok teşekkürler. Bunu bir kitapta okumama rağmen anlamamıştım. Şimdi çok iyi anladım. En kısa zamanda elinizle kaşık bükme tekniğini anlatmanızı bekliyoruz. :)
15 Ocak 2012 — 16:34
Zafer says:
Peki kırık camlar üzerinde nasıl yürüyebiliriz? :)
18 Ocak 2012 — 19:52
emre ziya yazgan says:
ve eğitimlerinizde gösterdiğiniz kaşık bükme (spoon bending ) … :)
19 Ocak 2012 — 21:42
sevgi herşeydir says:
sizi izlemek büyük bir zevk,bilgilerinizi paylaştığınız için ayrı bir değersiniz,zaten bildiğimiz bazı uygulamaların pratiğini görmek size ayrıca yakıştığı için muhteşem.sonsuz sevgiyi sevgiyle paylaştığınız için çok teşekkürler…
21 Ocak 2012 — 01:26
ilkay says:
ateş de yürümek anlamsız bir eylem gibi geliyor insana, bana da öyle gelmişti bi zaman, sonra denediğim de rahatlatıcı bir his verdiğini farkettim. :)
10 Nisan 2012 — 23:49
Hakan Mengüç says:
herkes farklı bir duygu hissedebiliyor tabii… zira çoğu insan için buradaki en önemli faktör korkuların üzerine gidebilmek. Bir bilgenin de dediği gibi; Cesaret korkuya rağmen eylemdir.
11 Nisan 2012 — 00:19