Kalbin temizse hikayen mutlu biter!

Tayyip Erdoğan’ın Bilinçaltı Hitabet Teknikleri

Önemli Not: Bu yazı bir analiz yazısıdır. Eleştiri veya övgü amaçlı değildir. Türkiye’de bu tekniklerin bilinmesi amacı ile örneklendirerek yazdım.

Dr. Richard Bandler, ‘Her türlü iletişim hipnozdur.’ diyor. İyi bir iletişimci olmak isteyen herkes bilinçaltı teknikleri iyi bilmelidir. Amerika’daki siyasiler bu konuda yoğun eğitimler almaktadırlar.

Hipnozun ve NLP’nin önemli bir tekniği Pacing and Leading (Uyum ve Yönlendirme) 

Yeni birisi ile tanıştığınızda, bir kitap okumaya başladığınızda, bir eğitime gittiğinizde ya da bir konuşmaya katıldığınızda, bilinciniz karşı taraftan gelebilecek bilgilere karşı, bir boksörün ellerini yüzüne götürmesi gibi gardını alır ve bilgileri ince ince eleyip, çok az bilgiyi kabul eder. Bunun nedeni kendini koruma içgüdüsüdür. Eğer fikirlerimiz başkaları bir şeyler anlattığında hemen değişseydi o zaman tutarsız kişiler olurduk ve kişilik dediğimiz kavramın anlamı değişirdi. Bu yüzden bilincimiz karşı tarafdan gelen bilgileri kabul etmeden önce önce dikkatlice süzgeçten geçirir ve sadece bazılarını kabul eder.

Einstein, ‘Önyargıları yok etmek, atom çekirdeğini parçalamaktan daha zordur.’ demiştir. Aslında önyargı bilincin savunma amaçlı aldığı bir garddır. Bu yüzden ikna hedefli tüm konuşmacılar, bu tekniği çok iyi seviyeye getirmek zorundadır.

Pacing and Leading Tekniğinin Kullanılması

Bu teknik konuşmanın başında yapılmalıdır. Her türlü iletişimin en önemli kısmı başlangıcıdır, kişilerin bilinçaltı hemen sizin hakkınızda bir karar verir ve bunu bilince yollar ve bu dışarıya, ‘Bu adam bana itici geldi, bu adamdan elektrik alamadım, içimden bir ses bu adamla iş yapma diyor.’ gibi ifadelerle çıkar. Onun için Pacing and Leading bir iletişimci için mutlak surette kullanılması gereken bir tekniktir.

R. Tayyip Erdoğan’ın giriş konuşmalarının çok iyi hazırlandığı, tüm ayrıntılara dikkat edildiği çok belli oluyor. Şimdi Pacing and Leading sistemi açısında inceleyelim

 

10 Haziran 2011 / Erzurum Mitingi – Giriş Konuşması (akparti.org sitesinden alınmıştır.)

Yiğit, mert kardeşlerimi tekrar, yani Dadaşları gönülden selamlıyorum. Hele Dadaş eyi misen hoş musan?

Buradan bu coşkulu meydandan, bu muhteşem meydandan Aşkale?yi selamlıyorum, Aziziye?yi selamlıyorum, Çat?ı, Hınıs?ı, Horasan?ı, İspir?i, Karaçoban?ı selamlıyorum. Karayazı?ya, Köprüköy?e, Narman?a, Oltu?ya, Olur?a selamlarımı, sevgilerimi yolluyorum. Palandöken?e, Pasinler?e, Pazaryolu?na, Şenkaya?ya, Tekman?a, Tortum?a, Uzundere?ye, Yakutiye?ye oralardaki tüm kardeşlerime, tüm Dadaşlarıma selam gönderiyorum.

 

Tayyip Erdoğan ilk önce Erzurum’luları kendi şiveleri ile selamlıyor, sonra Erzurum’un ilçelerini birbir sayıyor. Bu insanlarda şöyle bir izlenim bırakıyor; Başbakan bizi gerçekten tanıyor, Erzurumlu’lar dahi tüm ilçeleri hatırlayamazken o, tüm ilçeleri biliyor. O bizden biri imajını çok iyi veriyor. Giriş konuşmasına devam edelim;

 

Erzurum, kilidi mülki İslam?ın, Mevla?ya emanet olsun Erzurum. Erzurum, derbendi ehli imanın, Mevla?ya emanet olsun Erzurum.

Erzurum?da bir kez daha Alvarlı Efe Hazretlerini, İbrahim Hakkı Hazretlerini, Solakzade Hazretlerini, Şükrü Paşayı, Hacı Salih Efendi Hazretlerini, Nene Hatun?u rahmetle, minnetle anıyorum. Kafkas cephesinin, Doğu cephesinin, Sarıkamış?ın tüm gazi ve şehitlerine, Erzurum?un efsanevi kumandanı Kazım Karabekir?e buradan bir kez daha rahmet niyaz ediyorum. Tüm şehitlerimizi ruhu şad olsun, mekanları cennet olsun.

 

Burada da milli ve dini duygularla bağlantı kurup, buradaki dini ve milli şahsiyetleri tanıdığını izleyenlere hissettiriyor. Bu hem mükemmel bir giriş konuşması hem de pacing yani uyumun harika bir örneği. Bu tarz bir giriş insanların bilinç gardlarını indirmelerini ve karşı tarafı bizden biri gibi görmelerini sağlıyor. Mesela 20-30 kişilik bir eğitimde tanışma faslından hemen sonra memleketleri aynı olan insanlar arasında kaynaşma olduğunu her ortamda gözlemlemişsinizdir, halbuki sen Bursa’lı olsan ne olur? Bursa’da 2 milyon insan yaşıyor. ama bilincimiz öyle çalışmıyor. Eğer farklı bir şehirdeysek bizim şehrimizde yaşayan biri ile karşılaştığımızda hemen güven hissediyor. Tayyip Erdoğan 81 ilde de bunu yapıyor.

R. Tayyip Erdoğan uyumu sadece Milli Değerlere göre yapmıyor, eğer yakınlarda o şehirle ilgili bir gelişme varsa hemen o da belirtiliyor. Mesela futbolla çok ilgili Samsun halkı, Samsunspor’un 1. Lige yükselmesini kutlarken R. Tayyip Erdoğan giriş konuşmasında uyumu oradan yakalıyor.

 

3 Haziran 2011 / Samsun Mitingi – Giriş Konuşması

Bafra?ya, Canik?e, Çarşamba?ya, Havza?ya, İlkadım?a, Kavak?a, Ladik?e, Salıpazarı?na, Tekkeköy?e, Terme?ye, Vezirköprü?ye, Yakakent?e oralarda yaşayan tüm kardeşlerime selamlarımı, sevgilerimi, saygılarımı yolluyorum. Bugün başlayan mübarek 3 ayların Samsunlu tüm kardeşlerime, aziz milletimize ve İslam alemine mübarek, hayırlı olmasını diliyorum. Konuşmamın hemen başında Süper Lig?e yükselen Samsunspor?u, kırmızı şimşekleri yürekten kutluyorum. Samsunspor camiasına, yönetimine, teknik kadrosuna, tüm futbolcularına Süper Lig?de başarılar diliyorum. Süper Lig?e yükselen Samsunspor artık bir süper stadyumu da fazlasıyla hak ediyor. İnşallah Samsun?umuza 30 bin kişilik yeni bir stadyumu kazandırıyoruz. Stadyum Samsun, inşallah Samsunspor?un rakiplerini misafir edeceğiz Samsun?a yakışır bir stat için kolları sıvadık ve Belediyemizle birlikte şu anda plan çalışmalarını yapıyoruz. En kısa sürede bunu yapıp Samsun?a teslim edeceğiz. Şimdiden hayırlı olsun diyorum. Tabi yetmez, Samsun?un güzel bir kapalı salonu yok. Samsun?u bir spor şehri yapmak için bu altyapı noktasında 7 bin 500 kişilik bir de spor salonunu inşa ediyoruz. Bu salonun yapımına başlandı. Bu salon da tamamlandığında artık Samsun aynı zamanda bir spor şehri olarak da Türkiye?de de, dünyada da yerini alacak. Uluslararası birçok organizasyonlara da inşallah Samsun?umuzda ev sahipliği yapabileceğiz.

 

Hangi işi yaparsanız yapın, bu tekniklerde ustalaşmadıkça istediğiniz başarıyı yakalamakta zorluk çekeceksiniz. Bazı insanlar bunu doğal olarak yaparken bazı insanların çalışarak kazanması gerekiyor.

Aynı zamanda uyumun içine kıyafet de girmektedir, işadamları ile yapılan toplantılara takım elbise kravat ile giden Tayyip Erdoğan mitinglerde halktan insanlar gibi giyinerek uyumu ilerletiyor.

Tabii ki bu anlattığımız kullanılan 10-15 teknikten sadece biri, vakit oldukça diğer yazıları da paylaşacağım.